24 Ağustos 2012 Cuma

Gaussian Distribution and Rain

I have a thing for Gaussian distribution since I have learned it. It makes perfect sense to me in almost any incident of life.

Rain can be considered as a uniform distribution in everyday environment. But it should be considered as a finite Gaussian distribution on cloud-scale. From that point we can conclude that Gaussian distribution can be considered as a uniform distribution on very small intervals.
So, by considering frequency differences of outputs, could we think pseudo-uniform distributions as a small part of a Gaussian distribution?

Harmony

Bilgisayarimin kuytu bir kosesinde denk geldim. Cok sevdigim bir hocamin 3 sene once moralimi duzeltmek icin yolladigi bir mesaja cevap olarak yazmistim bunlari.

Life cannot be fair, but it has a balance. From living moments of happiness to swarming clouds of sadness every step in our life has an equal and opposite conjugate. It is somewhat sad to think that everything will have a darker pair but seeing that balance, is priceless.

Maybe I will not have a fair world, but i already have a perfect one with all the unfairness inside it.

Thanks for anything to make me smile, think, resolve and clarify. Sometimes it is not all good we need, just a bunch of words to see around more clear.

Sokak Kopekleri

Bundan yaklasik 1.5 ay once en yakin arkadasimla marmaristen donmek uzere servisi beklerken saat sabah 5 sulariydi. Sacmasapan, yazlik bir yorede geleneksel turk eglenme bicimi ile (gecekluplerinden kiz kaldirma cabasi) dolu 5 gun gecirmis, tabii ki husrana ugramis bir sekilde geri donuyorduk. Simdi diyeceksiniz "E peki neden gittin?" Insan 8 yillik 2 tane arkadasi ile muhtemelen son kez bir arada tatil gecirme imkani buluyorsa, katlanir. Katlandim, fena da gecmedi.

Bir banka oturmus, yarim saat sonra gelecek servisi bekliyorduk. Yanimizdan bir sokak kopegi gecerken elimdeki bitmis su sisesini atmak icin ayaga kalktigimda kopek korku dolu bir sekilde geriye sicradi ve kacmadan yarim saniye once bana baktiginda gozlerindeki korkuyu gordum. Su sisesini atip geri dondugumde agzimdan dokuldu sozler:
-Sokak kopekleri bize cok benzer aslinda
-Nasil yani?
-Kopekler konusur, ama kendini anlatamaz, ya da biz anlamayiz. Havladiginda susturmak icin bagiririz, ya da anlamsiz bir sekilde korkariz, hic dinlemeden. Nasil anlayabiliriz ki? Bilmedigimiz bir dilde konusuyorlar. Sokak kopeklerine dikkat et, hep suskun gezerler, konusmalari yasaktir, sikayet etmeleri de. Kimsenin seni anlamadigi ve kendini anlatmanin yasak oldugu bir yerde yasamak zorunda oldugunu dusun, ne yaparsin? Sessizce dolasmaktan, basini kollarinin arasina alip oturmaktan baska ne kalir sana? Suskun gozlerle izlersin etrafinda olup biteni, icinden gecenlerden senin bile haberin olmayana dek. Sesin gibi kendin de sessizlesir, siliklesirsin. Orada olmanla olmaman arasindaki fark tanimlar seni: Hic.
Ta ki bir yolun kosesinde cansiz bedenin bulunana dek, etrafi kirletiyorsundur.